2011 yılında Ortadoğu’da yaşanan iç karışıklıklar sonucunda Suriye’den Türkiye›ye göç süregelmektedir. Türkiye, bu göç dalgasını yönetmek amacıyla sürecin başından itibaren etkin politikalar geliştirmiştir. Geçim kaynaklarının sürdürülebilirliği, göçmenlerin yalnızca ekonomik değil, sosyal uyum süreçlerinin de temelini oluşturan istihdama erişim ile doğrudan ilişkilidir. Buna karşılık olarak Türkiye, Geçici Koruma Yönetmeliği ve çalışma izinlerine ilişkin hükümler gibi yasal çerçeveler getirmiştir. Ancak bu düzenlemelere rağmen, yapısal engeller ve kayıtlı istihdama sınırlı erişim nedeniyle geçici koruma altındaki Suriyelilerin büyük çoğunluğu kayıt dışı çalışmaya devam etmektedir. Bu durum, iş yerinde hem hukuki güvencelerden yoksun bir zemin yaratmakta hem de kültürel uyum süreçlerini karmaşıklaştırmaktadır. Ayrıca, farklı kültürel gruplar arasında iş yerinde yaşanan gerilimleri düşürmeyi, ortak çalışma kültürünü desteklemeyi ve pazar içinde uyumu artırmayı hedeflemektedir. Bu çalışma, Türkiye’deki yerli ve Suriyeli işçilerin iş yeri deneyimlerini incelemeyi; istihdam dinamikleri, uyum sürecindeki zorluklar ve iş gücü piyasasına katılım gibi konulara odaklanarak ele almayı amaçlamaktadır. Yaşanan bu durumun çalışanlar nezdinde karşılıklarını bulmak adına toplamda 7 yerli ve 7 Suriyeli işçi olmak üzere toplamda 14 işçi ile görüşmeler yapılmıştır. Araştırmada yapı bakımından yarı yapılandırılmış açık uçlu mülakat formu kullanılmıştır.
Sonuç olarak, iş bulma sürecinin zorlukları, çalışma koşulları, iş yerindeki dinamikler ve uyum sürecinin geleceği, bireyin kariyer yolculuğunda ve geleceğe olan bakışında önemli etkenlerdendir. Bu durum, Suriyelilerin iş sağlığı ve güvenliği ile çalışma koşulları gibi konuların, uyum ve sosyal uyum çabalarının kayda değer bir yüzdeliğini oluştururken; kültürel farklılıklar, dil bariyerleri ve yaşam tarzındaki çok yönlülük, yerli halk ile Suriyeli sığınmacılar arasındaki iletişim ve etkileşimde güçlükler çıkarabilmektedir.
